BATININ HEDEFİ Batı’nın silahı teknoloji ve sömürgedir. Zenginliğinin sebebi budur. Uluslar arası şirketlerin bu gün Küresel Pazar...
BATININ HEDEFİ
Batı’nın silahı teknoloji ve sömürgedir. Zenginliğinin
sebebi budur. Uluslar arası şirketlerin bu gün Küresel Pazar masallarıyla bütün
kazançları vantuzladıkları gibi 19.Yüzyılda Büyük Britanya İmparatorluğu sanayi
ürünlerini zorla satmak için Hindistan ve Çin’de dahi katliamlar yapmaktan
çekinmemiştir.
Afrika’yı Güney Amerika’yı baştan başa sömüren Düveli
muazzama devletleri neredeyse şeker kamışının her balyası başına bir kişi
öldürmüştü. Terk ettikleri yerlerde artık ot bile bitmiyor. Bu gün Afrika açlıktan kırılıyorsa sebebi
Avrupa’dır. Bu ne biçim medeniyet ki girdiği yere ölümle geliyor gittiğinde de
açlık ve sefaletten başka bir şey bırakmıyor.
19. Yüzyılda Emperyalizmin lideri Büyük Britanya
İmparatorluğu ile kol kola hareket eden Düveli
muazzama devletleri “Türk insanın Avrupalılara göre ikinci sınıf insan
sayılması gerektiği, Türklerin medeni kabiliyet ve istidattan mahrum olduğu,
kabiliyetsiz, anlayışsız, uyumsuz, tehlikeli olduklarını, hiçbir medeni
eserlerinin bulunmadığını, kendilerini düzenleyecek ve yenileyecek
kapasitelerinin olmadığını, siyasi karışıklıklarla Avrupa’nın huzurunu
kaçındıklarını, dolayısıyla Avrupa’dan ve Anadolu’dan kovulmalarının hatta
yeryüzünden kaldırılmalarının gerektiğini” öne sürmüşlerdir. Zaten 1815 Viyana
Kongresinde siyasi literatüre sokulan ancak bu tarihten önce ve sonra
uygulamaya konulan Şark Meselesi'’in nihai amacı da bu olmuştur. [1]
Öyle ki
bu fikir uzun yıllar Batılı yöneticilerin Türklere bakış açısını teşkil etmiştir.
İngiliz Başbakanı sonradan olan Gladstone, Türklerle ilgili olarak, 1876 da şu kin taşan sözleri sarfetmiştir:
“Türklerin, dünya yüzünden kötülüklerini kaldırmanın bir tek yolu vardır, o da kendi vücutlarını dünya yüzünden kaldırmak”. [2]
Türk coğrafyası üzerindeki sözde tarihi
iddialar ise ilginçtir. Bunlar “Türklerin bulunduğu yerlerin kendilerine ait
olmadığı, bu topraklarda, İngilizlerin, Fransızların, İtalyanların hatta daha
sonraları Almanların ve Yunanlıların, Ermenilerin, Gürcülerin, Kürtlerin,
Arapların hakları olduğu, Türklerin buralardan sürülmelerinin, yok
edilmelerinin gerektiği”[3] öne
sürülmüş, suni devletçikler kurmak üzere harekete geçilmiş, Türk insanının
kültürel varlıkları yok edilmeye başlanmış ve hatta bazı gafil veya hain
insanlar bile bunlara alet edilerek “federasyon,
konfederasyon, manda, himaye, eyalet, vilayet,
özerklik” gibi safsatalar ortaya atılmıştır.
Yeni Türk Devletinin kurucuları Bütün bu mesnetsiz,
haksız iddialar ve iftiralar karşısında Türk Devrimini gerçekleştirmişler, dilde
Türkçe’ye dönüş sağlanmış,Türk’ün muhteşem tarihi Türk Tarih Kongrelerinde dile
getirilerek tezlerimiz Batıya kabul ettirilmiş, orijinal ilmi, mantıki ve milli
görüşler doğrultusunda Türk milleti saygı duyulan bir millet haline gelmiştir.
Şark Meselesi Cumhuriyetin kuruluşuyla
25 yıl geri atılmış Atatürk’ün ölümünden sonra ABD ile yapılan ikili anlaşmalar
ile teslimiyet dönemi başlamış, 1950’lerden sonra aktif bir biçimde tekrar
sahneye konulmuştur.
Batı’nın hedefleri değişmez, Batı Türk
soykırımı yapmak peşindedir. 190 yıl önce
emperyalizmin lider ülkesi Büyük Britanya İmparatorluğu ve bunlara
destek olan sermaye gurupları idi. Bu gün sermaye etkinliğini müthiş bir
şekilde artırdı. Uluslar arası şirketler emperyalizmin lideri oldu. Ancak
dünyayı hakimiyet planları fazla bir değişime uğramadı.
Bu
günkü geldiğimiz noktada Türkiye’nin yönetiminde etkin sivil toplum kuruluşları, sivil inisiyatif
içerisindeki siyasi partilerin üst yönetimleri, Medya kuruluşları, sermaye,
bürokrasi büyük ölçüde gayri Türklerin elinde veya kontrolünde olup
Emperyalistlerle birlikte hareket eder hale gelinmiştir.
Türkiye’nin yönetiminde etkin sivil toplum kuruluşları, sivil inisiyatif
içerisindeki siyasi partilerin üst yönetimleri, Medya kuruluşları, sermaye,
bürokrasi büyük ölçüde gayri Türklerin elinde veya kontrolünde olup
Emperyalistlerle birlikte hareket eder hale gelinmiştir. Türkler ise uyumakta
veya resmen uyutulmaktadır...
Emperyalizm 200 yıldır gerçekleştirmeye
çalıştığı Şark meselesi projesini bu gün Feodal Kürtçü oluşumlar eliyle yeniden
gerçekleştirmeye çalışmaktadır. Bu yapı gerektiği yerde dini bile bir silah
veya maske olarak kullanmaktadır. Ancak hedefleri itibarıyla Türkiye
Cumhuriyeti Devletini ekonomik ve siyasi yapısıyla ele geçirmeye
çalışmaktadırlar. Bizim dikkatimizi çeken yanı ise Türk milletini yok etmeye
yönelik bir faaliyet halini almış olmalarıdır.
[1] Prof. Dr.
Bekir Sıtkı Baykal, Atatürk ve Tarih, Belleten, Ekim 1971, Cilt XXXV, Sayı 140,
S. 537
[2] Bekir Sıtkı
Baykal, "Atatürk Devrimlerinde Tarihin Rolü"”Atatürk Önderliğinde
Kültür Devrimi, Kalkınma için Bölgesel İşbirliği (RCD) Semineri Tebliğleri
(9-11 Kasım 1967), Ankara, 1972, s.97
[3] Prof. Dr.
Azmi Süslü, Atatürk ve Tarih , Atatürk Araştırma Merkezi 1995, S. 242-244-245
COMMENTS